PaybyMe kurucu ortaklarından Emre Gürsoy yeni hizmetleriyle ilgili şöyle konuştu: “Öncelikli hedef online oyun harcamalarını hızlı, güvenli, kolay ve avantajlı hale getirmekti. Ancak yol üzerinde gördük ki, kullanıcılarımız konsol oyunları için yapılan harcamalarda da PaybyMe Kart kullanmak istiyorlar. Oyuncuların bu taleplerini yerine getirmek için DenizBank ile birlikte çözüm üzerine yoğunlaştık ve nihayet onlara güzel haberi verebildik.” Bu kartın oyuncular için çıkarıldığını vurgulayan Gürsoy “Zaten bu kart bizim değil onların kartı. Bu karta sahip çıkarak bize isteklerini ya da karta daha neler katabileceğimizi iletmeleri bizi  mutlu ediyor.” dedi. Gürsoy, bundan sonra da bu tip geri bildirimler beklediklerini ve DenizBank ile birlikte bu taleplere yanıt vermek için ellerinden geleni yapacaklarını ileterek tüm oyunculara şu mesajı verdi “Arkadaşlar, Steam, PSN ve Origin’le başladığımız bu atağa önümüzdeki günlerde Sevdiğiniz Diğer Markalarla Devam Edeceğiz.

Valve firması Half-Life ile hayatımıza girmesinin ardından bir daha asla çıkmasını istemediğimiz bir oyun firması haline geldi. Ardından Steam’in kurulması ile birlikte, Valve adını hayatımıza kazımış oldu.

Firmanın kurucusu Gabe Newell’dan bu dönemlerde herkes Half-Life 3’ü beklerken,firmanın kendine ait bir konsolu üretip üretmeyeceği dedikoduları dolaşıp duruyordu.

Gabe Newell, Kotaku’ya yaptığı açıklama ile Valve’ın bir oyun konsolu üreteceğini kesinleştirdi. Aslında üretilecek olan şey bir konsol değil, oturma odanıza kuracağınız bir PC’den oluşacak.

Bu sayede neredeyse her oyunu bulabildiğimiz Steam’de kendine ait bir platformda boy gösterme şansı elde edecek. Yani konsolun oyun konusunda herhangi bir sıkıntı yaşaması mümkün değil gibi görünüyor.

Tabii cihazın donanımının bir PC donanımı olacağı ve zamanla Upgrade yani yükseltme gerektireceği gerçeğini de göz ardı etmemek gerek.

Son olarak cihazın önümüzdeki yıl içerisinde piyasaya sürüleceği de Gabe Newell tarafından açıklandı ama kesin bir tarih henüz bulunmuyor

FIFA serisinin son oyunu FIFA 14, özellikle yeni top mekanikleri ve oyuncu ivmesinin oyuna etkisi gibi özellikleriyle dikkat çekiyor. Peki, bu özellikler oyuna nasıl etkide bulunacak? Oyun ne kadar iyi? FIFA 13’e aşina olan oyuncuları ne gibi farklılıklar bekliyor? Bu yazımızda oyun mekaniklerindeki farklılıkları ve bunların oynanabilirliğe etkilerini ele alacağız.
 
Oyunun karşısına geçenlerin fark edeceği ilk şey, oyuncuların hareket etme ve yön değiştirmelerindeki farklılık olacak. Hatta ilk birkaç maçınızda oyuncuların sakar hareket ettiğini, kontrol etmenin çok zor olduğunu bile düşünebilirsiniz. Serinin geçen oyunundaki savunma değişikliklerine alışmakta zorluk çeken oyuncuların aşması gereken yeni bir engel daha olacak. Oyuncuların bu değişiklikler konusunda ikiye bölüneceğine eminiz: Kimileri bunların oyunun ihtiyaç duyduğu yenilikler olduğunu söylerken kimileri de şiddetle eleştirecek. Oyunu sonunda deneme şansı bulduğunuzda ne karar vereceğinizi bilemeyiz ama oynama biçimimizin tamamen değişeceğine şimdiden emin olabilirsiniz.
 
Dikkat etmeniz gereken nokta şu: FIFA 13, genel olarak iyi bir oyun olsa da ciddi oynanabilirlik sorunlarına sahipti. Bu sorunları gidermek için EA Sports’un çok cesur adımlar atması gerekiyordu. Bu adımların atıldığına emin olabilirsiniz.
 
Oyuna eklenen yeni top saklama ve ivme mekanikleri, oynanabilirliğe eksikliği hissedilen bir çeşitlilik katmış. Bu da eski oyunlara alışmış olan oyuncuları biraz afallatacak bazı değişikliklere yol açmış. Ama bu değişikliklerin hepsini olumlu bulduğumuzu belirtmemiz gerekiyor. Oyuncuların hızları, adam adama top mücadelesini o kadar etkiliyor ki tamamen farklı bir oynayış tarzı geliştirmek zorunda kalıyorsunuz.

Steven Gerrard şişman mı?

Elbette bu değişikliklerin oyunun son hali üzerindeki etkisi bizim tanık olduğumuzdan daha fazla olacak. Şimdi her şey tam yerine oturmamış gibi görünüyor. Örneğin Steven Gerrard gibi \”hafif\” olmayan bir oyuncunun aşırı güçlü olduğuna ya da biraz zayıf oyuncuların kelimenin tam anlamıyla ezildiğine tanık olmak mümkün. Ama oyun tamamlandıkça bu sorunların giderileceğine eminiz.
 
FIFA 14’de geliştiricilerin amacı gol atmayı gerçekten özel bir olay haline getirmek. Geliştirilmiş top mekanikleri ve koşmakta olan oyuncunun kendisini vuruş yapmaya hazırlaması gibi detaylar o kadar güzel görünüyor ki, bir de top tam doksandan girip fileleri havalandırırsa, kendinizi gerçekten gol atmış gibi hissediyorsunuz.
 
Ancak yapay zekanın biraz daha geliştirilmesi gerektiğini de eklememiz gerekiyor. Şimdilik ivmenin etkilerinin bilgisayar kontrolündeki oyuncular üzerinde tam olarak hissedilmediğini belirtmeliyiz. Umarız EA Sports bunu bir zorluk derecesi değişkeni olarak kullanmaz. Şu haliyle bu eksiklik arada sırada insanı güldüren komik durumların ortaya çıkmasına neden oluyor.
 
Bu aşamada oyundan edindiğimiz izlenim, yeni dinamiklerin oynanışa bambaşka bir boyut kattığı yönünde. Goller insanı daha çok tatmin ediyor, oyuncular birbirinden farklılık gösteriyor. Bu iki yenilik oyuna o kadar çok şey katıyor ki insan başka bir şey isteyemiyor. EA’in cesaretini kaybetmeden bu yolda ilerlemesini, oyunun tamamlanması gereken yüzde 40 ile ilgilenirken denge ve oynanabilirlik konularına daha çok eğilmesini bekliyoruz.
 
Bu kadar tanıdığımız ve yakından takip ettiğimiz bir oyunda böylesine köklü değişiklikler yapılmış olması ilk anda kulağa korkutucu gelebilir. Ama tanık olduğumuz kadarıyla bu değişiklikler hoşunuza gidecek.