Yazılım
Siber güvenliği arttırma yolları!
Kimse siber suç istatistikleri arasında yer almak istemiyor. Siber suçlar konusunda hazırlanan yeni bir rapor, hem bireylere, hem de kurumlara siber suç tehlikesini en aza indirme yollarını anlatıyor.
Kurumları ve bireyleri bilgi hırsızlarından korumak, milyarlarca dolarlık bir sektör.
WhiteHorse Technology Solutions şirketi başkanı Alan Edwards, internete bağlanan herkesin kaygılanması gerektiğini, çünkü siber suçların artık evlerin, büroların, bankaların dışına da erişebildiğini söylüyor: Düşünün ki, sürekli yanınızda taşıdığınız bir tablet bilgisayarınız, akıllı telefonunuz, dizüstü bilgisayarınız var. Elinizde büyük bir bilgi kaynağıyla dışarı adım atıyorsunuz.
Bilgisayar korsanları için mobil cihazlar büyük bir av. Kriminoloji profesörü David Maimon, bu tehlikeleri azaltmanın bir yolunun sosyal medyada paylaşılanlardan geçtiğini söylüyor: 7 gün 24 saat ne yaptığınızı sosyal paylaşım sitelerinde anlatırsanız, sizi hedef seçen kişinin yalnızca Facebook sayfanıza bakması yeter.
Biraz dikkat aslında çok yararlı olabilir:
*Evinizin soyulmasını istemiyorsanız, Twittera tatile çıkıyorum diye mesaj atmayın.
*Bankacılık işlemlerinizi telefonla yapıyorsanız, telefona hesap numaranızı ve şifrenizi kaydetmeyin.
*Tanımadığınız kişilerden gelen elektronik posta mesajları ve dosyaları açmayın.
Alan Edwards da, Biri size bedava bir şey verirse temkinli olun diyor: Bunun basit bir açıklaması var. Eğer biri bana bedava bir şey veriyorsa, neden veriyor? diye sorun.
Ne kadar dikkatli olunsa da bazı önlemler almak gerekiyor:
*Bilgisayarınıza güvenlik kalkanı kurun.
*Virüs ve kötü amaçlı yazılımlara karşı programlar kullanın.
*Sağlam şifreler bulun. Adınızı, doğum tarihinizi, kişisel bilginizi şifrenize yazmayın.
Whitehorse Technology şifre belirlemede bir cümle seçip, her sözcüğün baş harflerinden şifre oluşturulmasını öneriyor.
*Şifrelerde büyük ve küçük harfleri birlikte kullanın, gerekirse rakam ve özel karakter de ekleyin.
Kriminoloji öğrencisi Ted Wilson, güvenlik önlemlerinin bile yeterli olmadığına dikkati çekiyor: Her şey istismar edilebilir. Bu sadece bir bilgisayar korsanının, karşısındaki güvenlik duvarını aşmaya ne kadar kafa yormak isteyeceğine bağlı.
Buna en iyi örnek, son derece sıkı güvenlik önlemleri alan İran. Güvenlik uzmanı Alan Edwards, bilgisayar korsanlarının yalnızca bir USB bellek kullanarak İranın çok gizli nükleer programına erişim sağladığını söylüyor: Son derece basit bir işti. Mesela park yerinde düşürülen bir USB bellek gibi. Bulanın yapacağı ilk iş içine bakmak olur. Sonra ofislerine götürürler, bilgisayarlarına bağlarlar. Bu şekilde güvenlik kalkanı aşılmış olur.
Bilgisayar korsanları bilgi çalmak için birçok yol dener. Eğer bir banka, devlet dairesi ya da ticari kurum değilseniz, alacağınız her güvenlik önlemi güvenliğinizi bir adım daha korur. Uzmanlar, atılacak her ek adımın, siber hırsızlar için uğraşacak ek bir zorluk yaratacağını vurguluyor.
Manşet
İş Yerlerinizi Yeni Nesil Dijital Güvenlik Ürünleriyle Koruyun
Küresel bir yeni nesil dijital güvenlik şirketi olan ESET, yüksek düzeyde optimize edilmiş bir tehdit algılama ve müdahale çözümü sunmak için yenilikçi Open XDR platformu Stellar Cyber ile iş birliği yaptığını duyurdu. Bu entegrasyon, MSSP’ler (Yönetilen Güvenlik Sağlayıcıları) ve işletmeler için uygun maliyetli, verimli tehdit tespiti ve yanıtı sağlayarak hızla gelişen tehditler karşısında güvenlik operasyonlarını daha güçlü hale getirecek…
ESET ve Stellar Cyber, güvenlik ekiplerini daha verimli ve etkili hale getiren akıllı otomasyona sahip ürünler sunmaya odaklanıyor. ESET’in yapay zekaya dayalı ESET PROTECT Platformu ve modülleri, kurumların tüm iş ortamını kolayca korumasını sağlıyor. ESET’in dünyanın dört bir yanından gelen eyleme geçirilebilir telemetri ile desteklenen proaktif önleme öncelikli yaklaşımı sayesinde fidye yazılımlarının ve diğer saldırıların büyük ölçekli güvenlik olaylarına dönüşmesini engelliyor.
ESET’in zengin, küresel kaynaklı telemetri verileri sayesinde Stellar Cyber’ın Open XDR çözümü, gelişmiş bir proaktif güvenlik duruşuna sahip olacak ve güvenlik operasyonlarının ortamlarını korumak için ihtiyaç duydukları araç sayısını azaltacak. Düşük yanlış pozitif oranları, hızlı düzeltme süresi, düşük işlem ayak izi ve yapay zekaya özgü otomasyon, ESET PROTECT Platformunu son derece cazip bir yeni nesil güvenlik platformu haline getiriyor.
Şüpheli tehditleri otomatik olarak tanımlamak için derin makine öğrenimi modelleri kullanarak farklı ürünlerden gelen verileri işleme ve analiz etme konusunda uzmanlaşan ve tehditlerin hızlı bir şekilde düzeltilmesini sağlayan Stellar Cyber ile entegrasyon, güvenlik ekiplerine saldırganlara karşı kalıcı bir avantaj sağlayacak.
ESET KOBİ ve MSP Segmenti Başkan Yardımcısı Michal Jankech yaptığı açıklamada, “Müşterilerimizin ihtiyaçları bizim için her şeyden önce gelir, Stellar Cyber’ın sunduğu çok sayıda kullanıma hazır entegrasyon sayesinde müşterilerimiz kaynak eklemeden güvenlik operasyonlarını güçlendirebiliyor” dedi.
Stellar Cyber Stratejik İş birlikleri Başkan Yardımcısı Andrew Homer “ESET ile ortaklığımızı ve birleşik çözümlerimizin değerini duyurmaktan heyecan duyuyoruz. ESET, güçlü bir anahtar teslim otomatik çözümle müşterilerimizin güvenliğini sağlamaya yardımcı olma tutkumuzu paylaşıyor” dedi.
İşbirliğinin temel faydaları olarak şunlar öne çıkıyor;
- İşletmelerin ve güvenlik sağlayıcılarının proaktif güvenlik duruşunu geliştirir.
- Bir kuruluşu korumak için gereken araç sayısını önemli ölçüde en aza indirir.
- Verilerin bir araçtan diğerine taşınmasıyla ilgili manuel süreçleri ortadan kaldırarak güvenlik ekibinin üretkenliğini artırır.
- Birleşik çözümde bulunan en son tehdit algılama teknolojilerini kullanarak sektördeki en düşük yanlış pozitif uyarı oranlarını üretir.
Yazılım
Fintech alanında çok yönlü bir oyuncu: Multinet Up
ininal, iPara ve inventiv gibi şirketleriyle, sektöre yenilikçi finansal teknoloji çözümler sunan Multinet Up, 21 bin kurumsal müşterisi, 37 bin üye işyeri ağı ve 2 milyon kart kullanıcısı ile Türkiye’deki faaliyetlerine hız kesmeden devam ediyor.
Türkiye’nin lider yeni nesil finansal teknoloji ve hizmet şirketi Multinet Up, kurulduğu 1999 yılından bu yana, tüm Türkiye’de paydaşlarına 360 derece avantajlı ve hayatı kolaylaştıran çözümler sunuyor.
Multinet Up, yarattığı yenilikçi finansal teknolojiler ile kurum ve kuruluşlara, onların çalışanlarına ve tüketicilere inovasyon odaklı çözümler tasarlıyor. 21 bin kurumsal müşterisi, 2 milyon kart kullanıcısı ve 37 bin üye işyeri ağı bulunan şirket, fintech alanında yaptığı yatırımlarla başarılı işlere imza atıyor.
Faaliyetlerini üç ana kolda sürdüren Multinet Up, kurumsal şirketlerin operasyonel giderlerinin ve çalışanlarına sağladığı yan hakların sanal ve fiziksel ortamda yönetimine; ortak tedarik platformuna; bireyler ve işletmeler için ön ödemeli hesap yönetimi, mobil cüzdan ve işlemsel bankacılık çözümlerine imza atıyor.
iPara’yla e ticarette güven ve kolaylık
Multinet Up, 2013 yılında iPara Bilgi Teknolojileri A.Ş.’yi bünyesine katarak, dijital ödeme sistemleri alanında önemli bir yatırım yaptı. İş ortaklarına sanal POS altyapısı ve ödeme güvenliği kontrolü sağlayan iPara e-ticarette güven, kolaylık ve fayda sunuyor.
Her yerde geçen kart: ininal
Multinet Up’ın fintech alanındaki bir diğer yatırımı olan ininal, son kullanıcıya yönelik bir ödeme çözümü olarak dikkat çekiyor. Ön ödemeli bir kart olarak içine yüklediğiniz bakiye kadar; internette, mağazalarda, online oyun sitelerinde, yurtiçinde ve yurtdışında başka bir deyişle kredi kartı / banka kartı’nın geçtiği her yerde kullanıcılara güvenli alışveriş imkânı sunuluyor. İninal aynı zamanda mobil cüzdan üzerinden fatura ödeme ve para transferi gibi bankacılık ihtiyaçlarına da cevap veriyor. Şirket, sahip olduğu bu teknolojik altyapıyı 50’yi aşkın API ile tüm girişimci ve geliştiricilere açarak, güvenilir ve uygun maliyetli finansal çözümler yaratmalarına yardımcı oluyor.
Dünyaya teknoloji ihraç eden şirket: inventiv
Multinet Up bünyesindeki güçlü bilgi teknoloji ekibinin ayrı bir şirket olarak yapılandırılması ile 2016’da GOSB Teknopark’ta kurulan inventiv, faaliyetlerine kartlı ve kartsız ödeme çözümleri, mobil cüzdan, mobil ödeme, sanal POS çözümleri ve sadakat uygulamaları özelinde devam ediyor. Hayata geçirdiği Gazel Framework ve Pay by Up çözümleriyle ulusal ve uluslararası düzeyde önemli başarılara imza atan şirket, son dönem Ar-Ge çalışmalarına yapay zekâ teknolojileri özelinde yoğunlaşıyor. Şirketin en son geliştirdiği makine öğrenimli yenilikçi çözümü “Sahtekarlık Girişimlerini Belirleme ve Önleme” projesi, TÜBİTAK tarafından TEYDEB desteğine layık görülmüştü.
Multinet Up CEO’su Demirhan Şener: “Sektöre yönelik yatırımlarımız hız kazanıyor”
Multinet Up CEO’su Demirhan Şener fintech alanında yaptıkları yatırımlarla ilgili yaptığı açıklamada;
“Fintech alanına yaptığımız yatırımı her sene arttırıyoruz. Ar-Ge çalışmalarımız ve iştiraklerimizin güçlü altyapılarıyla da bu yatırımları destekliyoruz. 2017 yılında dünya fintech pazarı, son üç yılda aldığı 122 milyar Dolar değerindeki yatırımla rekora imza attı. startups.watch 2017 Küresel FinTech Ekosistemi Raporu’nda ise Türkiye merkezli fintech şirketlerinin toplam 19,18 milyon dolar yatırım aldığını görüyoruz. Bu rakamlardan da anlayabileceğimiz gibi fintech ekosistemi hızla gelişen, büyük bir potansiyele sahip. Multinet Up olarak, sektörün önemli bir büyüme evresine girdiği bu dönemde yatırımlarımızla, ürünlerimizle ve teknolojimizle ülkemizin fintech alanında lider konuma gelmesi için var gücümüzle çalışmaya devam ediyoruz” dedi.
Demirhan Şener konuşmasına şöyle devam etti:
Fintech dünyasının ülkemizdeki fotoğrafını çeken BKM, Türkiye FinTech Ekosistem Haritasında Grubumuzu, ödeme servis sağlayıcı alanında iPara’yla, ön ödemeli kart kategorisinde ininal markamızla, Multinet Up ile ise ekosistemin omurgası olan kar şeması kategorisinde ise bankacılık dışı tek oyuncu olarak yer almamız, bu alanda lider şirketlerden biri olduğumuzu gösteriyor. Ülkemizde hayata geçirilen yatırımların ve geliştirilen projelerin, dünyada öne çıkan fintech trendleriyle paralel olarak sektörümüzü daha iyi bir noktaya taşımasını hedefliyoruz.”
Yazılım
Yeditepe Üniversitesi, SAP Üniversite İşbirliği Programına Katıldı
SAP yazılımları, Fortune 100 ve Forbes 2000 listelerindeki dünyanın lider firmaları tarafından tercih edildiğinden, SAP Üniversite İşbirliği Programı yeni mezunların kariyerlerine iyi bir noktadan başlamalarına destek oluyor.
Türkiyenin önde gelen yenilikçi vakıf üniversitelerinden Yeditepe Üniversitesi, dünyanın lider kurumsal yazılım uygulamaları sağlayıcısı SAP ile stratejik bir işbirliğine imza attı. SAPnin uluslararası çapta yürüttüğü Üniversite İşbirliği Programına (SAP University Alliances Program) katılan Yeditepe Üniversitesinde, bundan böyle dünyanın lider şirketlerinin iş akışlarını en verimli hale getirmek için kullandığı güncel SAP yazılımları öğretilecek.
Yeditepe Üniversitesi kurumsal kaynak planlamasını uygulamalı olarak öğretecek
SAP Üniversite İşbirliği Programına üye olan Yeditepe Üniversitesi, kurumsal kaynak planlamasını yalnızca teorik olarak değil aynı zamanda uygulamalı olarak da öğretebilecek. İçeriğinde baştan sona bir senaryonun olduğu SAP sistemi sayesinde, öğrenciler şirketlerde kullanılan sistemlerin nasıl işlediğini birebir uygulayarak öğrenecek. Farklı fakültelerin ihtiyaçlarına göre kullanabileceği programda, istenilen sayıda öğrenci sisteme bağlanabilecek.
Yeditepe Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nurcan Baç, konu ile ilgili yaptığı değerlendirmede, SAP Üniversite İşbirliği Programı, öğrencilerimize teorik bilgilerini kurumsal yazılım uygulamaları alanında lider olan SAPnin yazılımları ile uygulama olanağı sağlayacak. Bu işbirliği çerçevesinde edinecekleri bilgi ve tecrübenin öğrencilerimize iş dünyasına geçme sürecinde ve kariyerleri süresince önemli ayrıcalıklar sağlayacağına inanıyoruz, diye konuştu.
SAP Türkiye Genel Müdürü Zeynep Keskin şunları söyledi: SAP olarak gençlerin iş dünyasına kazandırılarak istihdamın en doğru şekilde desteklenmesi konusuna büyük bir ciddiyetle yaklaşıyoruz. Bu çerçevede SAPnin küresel çapta yürütmekte olduğu pek çok program ve proje var; SAP Üniversite İş Birliği Programı da (SAP University Alliances Program) bunlar arasında yer alıyor. Program çerçevesinde Yeditepe Üniversitesi ile işbirliği gerçekleştirerek gençlerimize daha fazla destek sunabildiğimiz için büyük mutluluk duyuyoruz.
Program kapsamında üniversite, öğrencilerine farklı alanlarda eğitim alma imkanı verebiliyor ve öğrenciler SAP sertifikasyon programlarına daha kolay ve avantajlı olarak ulaşabiliyor. Programdan üniversite bünyesindeki işletme ve mühendislik fakülteleri ile yönetim bilişim, enformatik bölümleri dahil olmak üzere bütün bölüm ve fakülteler yararlanabiliyor. Fortune 100 ve Forbes 2000 listelerinde yer alan dünyanın lider firmaları tarafından tercih edilen SAP programlarını öğrenen öğrenciler, mezun olduklarında büyük bir avantaja sahip oluyorlar.
Program çerçevesinde, Yeditepe Üniversitesi SAP lisanslarını ücretsiz olarak öğrencilerinin eğitim ve araştırma faaliyetlerinde kullanabilecek. Sunucunun Almanyada yer aldığı bu modelde, üniversitedeki kullanıcılar web kullanıcı olarak sisteme bağlanacaklar. Bu sayede, Yeditepe Üniversitesi sunucunun bakımı ya da meydana gelebilecek herhangi bir problemle uğraşmak zorunda kalmayacak. Destek için ise öğretim üyeleri, üniversiteye sürekli hizmet veren Üniversite Yetkinlik Merkezi ile iletişime geçebilecekler.
1.200den fazla üniversite katıldı
Dünya çapında 1.200i aşkın üniversitenin yararlandığı SAP Üniversite İşbirliği Programı, Türkiyede 2010 yılının Ağustos ayından bu yana uygulanıyor. Bugüne kadar programa katılarak öğrencilerine SAP sistemlerini öğreten üniversiteler şöyle sıralanıyor: Bahçeşehir Üniversitesi, Doğuş Üniversitesi, Ortadoğu Teknik Üniversitesi, Doğu Akdeniz Üniversitesi, Özyeğin Üniversitesi, İstanbul Kültür Üniversitesi, İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi, Okan Üniversitesi, TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi ve Atılım Üniversitesi.
SAP Üniversite İşbirliği Programı sayesinde, üniversiteler derslerinde en güncel SAP sistemlerini kullanarak öğrencilerine interaktif bir eğitim ortamı sağlıyorlar. Öğrenciler, dünyada birçok şirketin kullandığı SAP programlarını öğrenerek mezun olduklarından, iş hayatına diğer mezunlara göre bir adım önde başlıyorlar. Öğretim üyeleri ise, SAP Üniversite İşbirliğinin oluşturduğu portal sayesinde dünyadaki diğer öğretim üyeleri ile iletişime geçebiliyor ve deneyimlerini paylaşabiliyorlar.
Proaktif yaklaşımla geleceğin işgücü yetişiyor
SAP, genç nüfusun iş bulmasını kolaylaştırmak ve yeteneklerini artırmak üzere, özellikle Avrupa, Ortadoğu ve Afrikayı kapsayan proaktif bir yaklaşım benimsiyor. Geleceğin İşgücü (Workforce of the Future) adı verilen bu yaklaşım kapsamında, SAP Üniversite İşbirliği Programının yanı sıra 10-16 yaş grubuna yönelik olarak First Lego League ve işini büyütmek isteyen girişimciler için Power of Small Competition gibi çeşitli uygulamalar hayata geçiriyor. Geleceğin İşgücü inisiyatifinin bir parçası olan SAPnin yeni istihdam projesi Academy Cube ise, açık bir e-öğrenme platformu oluştururken, aynı zamanda da bir iş portalı oluşturuyor.
-
Mobil6 ay önce
Yeni Samsung Galaxy S10 Ailesi
-
Mobil6 ay önce
Bill Gates’ten iPad yorumu!
-
Internet6 ay önce
IPV6 Forum Türkiye Kuruldu
-
Internet6 ay önce
Kablosuz internet ağları korumasız
-
Android6 ay önce
Android Oyunu: Radiant Free
-
Oyun6 ay önce
Cebinizdeki IQ oyunu: NumerIQ
-
Internet6 ay önce
Online alışverişe çığır açan teknolojiler damga vuracak
-
Donanım6 ay önce
AMD Ryzen™ 7 İşlemcilerle