Analiz
BİLİŞİMİN NABZI, 34. ULUSAL BİLİŞİM KURULTAYI’NDA TUTULDU
Türkiye’de bilişimin nabzı 34. Ulusal Bilişim Kurultayı’nda tutuldu. Türkiye Bilişim Derneği’nin (TBD) düzenlediği 34. Ulusal Bilişim Kurultayı’nda sanayi 4.0 dönemine hazırlık için önemli kararlar çıktı. TBD Genel Başkanı Rahmi Aktepe “Günümüz iş dünyasında bilgi, petrolün yerine geçti. Ancak kullanmadığınız veya kullanamadığınız bilginin size hiç bir faydası yok. Önemli olan bu bilgiyle ne yapabildiğiniz ve bu bilgiyi değere nasıl dönüştürdüğünüz. Dijital olgunluk tam da bu noktaya devreye giriyor ve sizin bilgiye hükmeden, bilgiden nemalanan bir ekonomi kurmanızı sağlıyor. Bu nedenle kurultay olarak, Türkiye’deki dijital olgunluk seviyesinin artırılması için seferberlik başlatılmasına karar verdik” dedi.
1976’DAN BU YANA DÜZENLENİYOR
TBD’nin 1976 yılından bu yana her yıl düzenlediği Ulusal Bilişim Kurultayı, 20-21 Aralık tarihleri arasında, Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan, Ak Parti Konya Milletvekili, TBMM Sanayi Ticaret Enerji Tabii Kaynaklar Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Başkanı Ziya Altunyaldız, CHP Genel Sekreteri ve İzmir Milletvekili Kamil Oktay Sındır, MHP Genel Başkan Yardımcısı ve Antalya Milletvekili Mehmet Günal, BTK Başkanı Ömer Fatih Sayan’ın da aralarında bulunduğu 2 bin 500’ü aşkın katılımcıyla toplandı. İki gün boyunca süren kurultayda 180’in üzerinde konuşmacı söz alırken, çalıştaylara 64’ün üzerinde uzman katkı verdi. Kurultayda tartışılan konular da, “Türkiye’nin 5G Yol Haritası-yeni teknolojiler, girişimci kadın, şehit ve gazi çocuklarına kodlama eğitimi verilmesi, nitelikli insan kaynağı, gelişen finans sektörü ve güvenliği” gibi çok geniş bir alanda, herkesi yakından ilgilendiren başlıklar oldu.
SANAYİ 2.0 İLE SANAYİ 3.0 ARASINDAYIZ
TBD Başkanı Rahmi Aktepe, zamanın ruhuna uygun bir kurultay gerçekleştirdiklerini söyledi. Dünyanın çok büyük bir dönüşümden geçtiğini ve artık yazılımların yüzyılının başladığını belirten Aktepe şöyle devam etti:
“TÜBİTAK bu yılın başında önemli bir çalışma yaptı ve AR-GE desteği alan yaklaşık bin özel sektör kuruluşunda kapsamlı bir anket düzenledi. Araştırmanın sonuçlarından firmaların yüzde 22’sinin akıllı üretim sistemleri konusunda kapsamlı bilgiye sahip olduğu, yüzde 59’unun genel bilgi sahibi olduğu, yüzde 19’unun ise bilgi sahibi olmadığı ortaya çıktı. Bu sonuçlara göre Türkiye’de sanayinin dijital olgunluk seviyesi Endüstri 2.0 ile Endüstri 3.0 arasında yer alıyor. Ama hızın ve bilginin en önemli unsurlar olduğu Endüstri 4.0 dönemi, Endüstri 2.0 ile 3.0 arasında sıkışmayı affetmeyecek bir süreç. Hızlıca harekete geçmek gerekiyor. İşte bunun için de dijital olgunluk seviyesini Türkiye genelinde vakit kaybetmeden yükseltmeliyiz. Potansiyelimiz var, enerjimiz var, tek eksiğimiz bu konuda seferberlik ruhuyla hareket etmek. Biz kurultaydan da aldığımız güçle bundan sonra, dijital olgunluğu artırmak için bir yol haritasını hızla hazırlayacağız ve uygulamaya koyacağız.”
BİLGİNİN ÖMRÜ ARTIK 6-7 YIL
Kurultayda Türkiye’nin geleceğine ışık tutacak oturumlar da yapıldığını belirten Aktepe, “Bunlar arasında benim en çok önemsediklerimden biri rektörler zirvesi oldu. Nitelikli insan kaynağı konusunu, bu işin en yetkin isimleri olan rektörlerden dinlemek ayrıca ufuk açıcı oldu” dedi. Rektörlerin çarpıcı tespitler yaptığını kaydeden Aktepe, “Bilginin yarı ömrünün artık 6-7 yıl olduğunu, eskiden yıllarca aynı işyerinde çalışılırken, şimdi 6-7 defa iş değişikliğinin gündeme geldiğini hocalarımız dile değindi. Sanayi 4.0 döneminde mevcut bilgilerle yıllarca aynı işyerinde çalışma imkanı olmayacak. İnsana çalışma hayatında verilen değer, kişinin kendini yenilemesiyle mümkün olacak” dedi. Gençlerin de kendilerini bu yeni döneme göre hazırlaması gerektiğini kaydeden Aktepe, “Okullarda verilen eğitim de artık bu gerçeğe göre yeniden şekillendirilmeli. Bundan sonraki kurultaylarda da eğitim kavramını daha yoğun bir şekilde masaya yatırmaya devam edeceğiz” dedi.
AKILLI EVLER KABUSUNUZ OLMASIN
Kurultayda herkesin gündelik hayatında yer tutmaya başlayan akıllı evler ve benzeri teknolojileri de tartıştıklarını söyleyen Aktepe, “Bu alanda yeterli güvenlik önlemi alınmazsa, teknolojinin insanların yaşamını ciddi şekilde tehdit eder bir hale gelebileceğine, akıllı evlerin kabus evlerine dönüşebileceğine dikkat çektik. Bunun için bu alandaki standartlara uyumun önemini vurguladık” ifadelerini kullandı. Girişimci kadınların bilişimle ilişkisi ve siber güvenliği de kurultayda detaylı bir şekilde irdelediklerini kaydeden Aktepe şöyle devam etti:
“Aldığımız kararlar arasında geleceğimizi şekillendirecek çocuklara kodlama eğitimi verilmesi, siber güvenlik elemanlarına ulusal meslek standardı hazırlanması, AR-Ge ve teşvik mekanizmalarının yeniden düzenlenmesi de yer aldı. Artık kaybedecek bir dakikamız bile yok. Kurultayda değerli katılımcılarımızın verdiği bilgiler, bu gerçeği bize bir kez daha hatırlattı. Bu nedenle biz kolları sıvadık ve aldığımız kararları hayata geçirmek için çalışmaya başladık.”
19. BİLİM KURGU ÖYKÜ YARIŞMASI BİRİNCİSİ, ‘KAPAT-AÇ’ ÖYKÜSÜ
Yine Kurultay kapsamında 1998’den bu yana geleneksel olarak yapılan \”TBD Bilimkurgu Öykü Yarışması”nın sonuçları da ödül töreninde açıklandı. Bu yıl ki yarışmada birinciliği Funda Özlem Şeran’ın yazdığı ‘Kapat- Aç’ öyküsü, ikinciliği Nur İpek Önder Mert’in ‘İki Kızıl Yabani At’, üçüncülüğü Özgür Hünel’in ‘Çok Satan Kitaplar’ öyküsü kazandı.
Analiz
Şehirlerin Geleceği ‘Akıllı ve Dirençli Kentler Zirvesi’nde Değerlendirilecek
Kentleşme her geçen gün artıkça operasyon ve hizmetlerin deneyimini iyileştirmek, altyapıları buna göre planlamak gerekiyor. Küresel olarak her hafta 3 milyon kişi kentlere taşınırken, Birleşmiş Milletler‘in tahminlerine göre 2050 yılında dünya nüfusunun yüzde 68’inin kentlerde yaşaması bekleniyor. 44 yıldır bilişimin gücünü akıllı şehir yaklaşımını güçlendirmek ve yaygınlaştırmak için kullanan SAMPAŞ Holding, kentleşmenin ve kentliliğe bağlı sorunların giderek arttığı bir dünyada kentlerin günümüzde ve gelecek nesiller için nasıl daha yaşanılabilir hale getirileceğiyle ilgili çözümleri, 8 Haziran 2024’te İstanbul’da gerçekleştireceği Akıllı ve Dirençli Kentler Zirvesi’nde paylaşacak…
2050 yılına kadar dünya genelinde kentsel alanlarda yaklaşık 2,5 milyar daha fazla sayıda insanın yaşayacağı öngörülüyor. Çok hızlı büyüyen ve gelişen ketlerin akıllı ve dirençli bir hale getirilmesi gerekiyor. Bunun da yolu barınmadan ulaşıma, kamu hizmetlerinden güvenliğe, enerji verimliliğinden çevreye duyarlı sistemlere kadar birçok faktörü içinde barındıran bütünsel bir akıllı şehir vizyonunun planlanmasından geçiyor.
Tüm dünyanın üzerine çalıştığı, gelişmiş ülkelerin büyük yatırımlar yaptığı akıllı ve dirençli kent vizyonunu yakalamak için SAMPAŞ Holding tarafından yerel yönetimlerin katılacağı Akıllı ve Dirençli Kentler Zirvesi düzenleniyor.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakan Yardımcısı Refik Tuzcuoğlu’nun katılımıyla, 8 Haziran tarihinde İstanbul’da gerçekleştirilecek zirvede bir kentin akıllı ve dirençli olabilmesi için gerekli olan tüm standartlar masaya yatırılacak ve yerel yönetimlerle birlikte incelenecek.
Akıllı şehir yaklaşımını güçlendirmek ve yaygınlaştırmak için 42 yıldır bilişimin gücünü kullanan SAMPAŞ Holding’in Yönetim Kurulu Başkanı Şekip Karakaya konuyla ilgili olarak değerlendirme de bulunarak “Kentlerin ve kentlerde yaşayan insanların ihtiyaçları her geçen gün değişirken değişimlere uyum gösteren, gelişen risklere karşı daha dirençli bir yaşam sunan bir kent anlayışı şekillenmeye devam ediyor. Verinin anlık toplanmasını, analiz edilmesini ve kenti yöneten kararlara yön vermesini sağlayan teknolojiler, insan, doğa ve yapılar arasında kusursuz bir uyum oluştururken, bu duruma dayalı kentlerde yaşama potansiyelimizi de artırıyor.
SAMPAŞ Holding olarak biz, verilerin altyapılarla kesintisiz etkileşime girdiği ve tüm canlıların ihtiyaçlarının anında karşılandığı kentlerin kurulabileceğini biliyoruz. İnovasyonun gücüyle, bugünden başlayarak gelecek nesiller için dirençli ve sürdürülebilir şehirler inşa etmek üzere teknolojiler, politikalar ve insanlar arasındaki uyumu ve bu konudaki bilinci artırmayı amaçlıyoruz.
Bu bağlamda, 8 Haziran’da İstanbul’da Türkiye’deki yerel yönetim idarecileriyle kentlerin geleceğini “Akıllı ve Dirençli Ketler Zirvesi’yle” şekillendiriyoruz.
Analiz
Online alışverişte Türkiye’de bir ilk gerçekleşiyor!
PayU ve ComPay işbirliği sayesinde milyonlarca internet bankacılığı müşterisi, binlerce e-ticaret sitesi üzerinden yapacakları alışverişlerde banka hesabından, kredili mevduat hesabından ya da bankasının cüzdan uygulamasından kolayca ve güvenle ödeme yapabilecek. İşbirliği, kredi kartı olmayan müşterilerin yanı sıra internet alışverişlerinde kart bilgilerini paylaşmak istemeyenler için de kolay ve güvenli bir ödeme çözümü sunuyor.
Türkiye’nin önde gelen Fintech start-uplarından olan ve online alışveriş esnasında dijital bankacılık kanallarını kullanarak ödeme yapma imkanı sağlayan ComPay Ödeme Çözümleri’nin sunduğu kolay ve güvenli ödeme altyapısı, PayU platformuna entegre oldu. Bu entegrasyonla artık lider ödeme kuruluşu PayU Türkiye’nin güvenli ödeme çözümlerinden faydalanan binlerce e-ticaret sitesinde, ComPay ile ödeme kabulü mümkün oluyor, milyonlarca internet bankacılığı müşterisi artık banka hesabından, kredili mevduat hesabından ya da bankasının cüzdan uygulamasından kolayca ve güvenle ödeme yapabiliyor.
Dünyada ve Türkiye’de son yıllarda hızla büyüyen FinTech alanında öncü iki şirketin gerçekleştirdiği ortaklık, ödeme sistemlerinin dinamiklerini etkileme anlamında da önem taşıyor. Sektörde farklı çözümleri sunabilmek için ciddi entegrasyon maliyetine katlanmak zorunda olan e-ticaret siteleri, bu sayede ek maliyete katlanmadan yenilikçi ödeme çözümüne tek bir kanaldan sahip olabiliyor.
İnternetten alışveriş yaparken farklı ve güvenli ödeme alternatiflerini çok daha yaygın kullanma imkanına kavuşan son tüketici, ödeme anında hesabının bulunduğu bankanın kanallarına bağlanarak bankasının güvenlik standartlarında işlemlerini tamamlayabiliyor.
Online alışveriş ve ödeme konusunda kendi alanlarındaki en iyi iki çözümü sunan PayU ve ComPay’in sahip oldukları avantajları birleştirerek güç birliği yapmaları, hizmet verdikleri e-ticaret firmaları, müşteriler ve bankalar için değer katarak Türkiye’de e-ticaretin gelişmesine de katkı sağlayacak. PayU’nun mevcut ödeme araçlarına ek olarak ComPay’in internet üzerinden farklı ödeme alternatif kanallarını kullanmak isteyen müşterilere yönelik ödeme kolaylıkları birleştiğinde milyonlarca müşteriye kolay ve güvenli ödeme alternatifleri sunulacak. E-ticaret pazarının genişlemesi için bu tip işbirlikleri büyük önem taşıyor ve sektör için örnek teşkil ediyor.
PayU Türkiye CEO’su Y. Emre Güzer, konuyla ilgili şunları söylüyor: “PayU Türkiye olarak öncelikli amacımız e-ticaret ekosistemini genişletmek. Bu doğrultuda işyerlerimize yeni müşterilere ulaşmalarını sağlayacak alternatif ödeme araçları sunmamız oldukça önem taşıyor. ComPay’in internet bankacılığı kanalları üzerinden ödeme çözümü sayesinde kartı olmayan ya da kartını internet üzerinden alışverişlerde kullanmak istemeyen milyonlarca müşteriye de online alışveriş imkanı sunmuş oluyoruz. İşyerlerimize de sadece duyulduğunda kulağa ilgi çekici gelen teknolojik yenilikler değil, gerçekten işlerine ve ticaretlerine katma değer sağlayacak, rekabette fark katabilecekleri ürünler sunmak için çalışıyoruz.”
ComPay Kurucu Ortağı İrfan Aslan, konuyla ilgili şöyle konuşuyor: “PayU Türkiye ile olan işbirliğimizden son derece memnunuz. Özellikle proje geliştirme aşamasında hem ComPay hem de PayU’nun ortak paydasının müşterilere değer sağlamak olması dolayısıyla çok kısa sürede projemizi hayata geçirdik. Müşterilerimizin hayatını kolaylaştırıp daha güvenli çözümler sundukça işbirliğimizin gelecekte daha da kapsamlı olacağına ve sektörün de bundan pozitif etkileneceğine inanıyoruz. ComPay olarak artık binlerce e-ticaret firmasına PayU ile çok daha hızlı ulaşmayı ve çok kısa sürede ComPay İnternet Bankacılığı ile ödemenin Türkiye çapında yaygın bir ödeme alternatifi olmasını hedefliyoruz.”
Analiz
Uçaklarda ‘elektronik cihaz’ serbestliği!
Amerika Federal Havacılık Yönetimi (FAA), uçaklarda, iniş ve kalkış da dahil olmak üzere elektronik cihaz kullanımının, \”cep telefonuyla konuşma dışında\” artık serbest olduğunu bildirdi.
Amerikan hükümetinin güvenlik kurallarına göre, elektronik cihazların uçak iniş kalkışlarında kullanımı yasağı bugün kaldırıldı.
Konuya ilişkin yapılan basın açıklamasında, FAA Başkanı Michael Huerta’nın, \”Geçtiğimiz yıl, bütün uzmanları bu konuda mükemmel bir rapor hazırlamaları için yönlendirdim. Birlikte bütün yıl çalışan uzmanlar bize sağlam bir rapor verdiler. Böylece biz, güvenlik konusunda daha ileri bir adım atabiliriz. Yolcular, uçaklarda, taşınabilir elektronik cihazlarını kullanabilirler\” ifadesine yer verildi.
Karar, uçakla seyahet edenler kadarhavacılık firmaları tarafından da sevinçle karşılandı. FAA tarafından alınan yeni kararı A4A isimli havacılık sanayi ve ticaret grubu memnuniyetle karşılarken, kurumun açıklamasında, ”A4A ve üyelerimiz, elektronik cihazların kullanılabilirliğinin güvenliği konusunda FAA ile çalışacaktır” denildi.
‘UYGULAMA ZAMAN ALABİLİR’
Yeni kanunla yolcular uçaklarda, e-kitap okuma, bilgisayar oyunları ile oynama, film izleme gibi konularda serbest hareket edebilecek. FAA’in açıklamasına göre, bu konuda az da olsa hala kısıtlamalar mevcutken, örneğin, uçuş başlangıcında, hostesler veya uçak ekranları tarafından yapılan güvenlik brifingi sırasında elektronik cihazların kullanılmaması şartına yolcuların uyması gerekiyor.
Ayrıca cep telefonlarının uçuş moduna alınması veya telefon arama özellliğinin devre dışı bırakılması gerekirken, elektronik cihazların kalkış esnasında bir kazaya sebebiyet vermemesi için koltukların arka cebinde durması zorunlu olacak ve internette gezinti yapma, e-posta alıp verme, yazılı mesaj veya veri indirme işlemlerine 10 bin feet(3048 m.) yüksekliğin altında izin verilmeyecek.
‘CEP’E İZİN YOK
Yeni kurallara göre yolcular, elektronik cihazları kullanımda büyük haklara kavuşurken, cep telefonu ile sesli konuşma hakkını ise henüz elde edemedi. Federal İletişim Komisyonu uygulamaları (FCC) havadan aramalara hala izin vermiyor. FAA açıklamasına göre, elektronik cihazların kullanım kapasiteleri havayoluna göre değişiklik arz edecek. Havayolu şirketi uçuş süresince Wi-Fi sevisi sağlıyorsa elektronik cihazlar bu sistemin olanaklarından faydalanabilecek ve kablosuz klavye gibi kısa mesafeli bluetooth aksesuarları da kullanılabilecek. Ancak bazı havayolu şirketleri bu servisin kullanılmasına izin vermeyebilecek.
Birçok yeni havayolu şirketinin yeni kriterlere uyum sağlaması beklenirken, söz konusu uygulamalara geçiş zaman alacak. Uygulamaya geçişher havayoluna göre değişiklik arz edecek.
-
Mobil8 ay önce
Yeni Samsung Galaxy S10 Ailesi
-
Mobil8 ay önce
Bill Gates’ten iPad yorumu!
-
Internet8 ay önce
IPV6 Forum Türkiye Kuruldu
-
Internet8 ay önce
Kablosuz internet ağları korumasız
-
Android8 ay önce
Android Oyunu: Radiant Free
-
Donanım8 ay önce
AMD Ryzen™ 7 İşlemcilerle
-
Oyun8 ay önce
Cebinizdeki IQ oyunu: NumerIQ
-
Internet8 ay önce
Online alışverişe çığır açan teknolojiler damga vuracak